Enstitü Makaleleri

denizegece
Deniz Egece
Nörobilim Uzmanı
Otuz beş yaşına kadar fabrikatör ve iş adamıydı. Günün birinde işlerini bırakarak tamamen kendini keşfetmek ve tedavi etmek için çıktığı yolda, kendini bilime ve araştırmalara adadı. Uzak Doğu, Avrupa ve Amerika’da Nörobilim alanında özel eğitimler aldı. Aldığı eğitimlerden bazıları; Yoga Teraphy, Kontamplasyon, Pilates, NLP, Hipnoz, Oto-hipnoz, Beslenme bozuklukları, Kuantum fiziği, Fotografik hafıza, Bilişsel terapi, Ayurveda, Reiki, Feng shui, Biyoenerji ve Nöroplastisite, Epigenetim ve Mentalizm. En son Harvard Üniversitesi NYFA’da bilinçaltını etkileyen Subliminal ses ve ışık teknolojisi eğitimleridir.

Güçlü Bilgi Ne Demektir?

Bilgi nasıl güçlenir?

Olumlu ve olumsuz, fayda ve zarar, iyi ve kötü, doğru ve yanlış gibi ayrımlarla bilginin güçlenmesine neden olunur. Olumlu olması için; fayda, kazanç, getirisi övülür ve özendirilir. Olumsuz olması içinde zarar, kayıp, getireceği hasarlar korkutularak uzak durulması sağlanır. Her ikisi de bilginin güçlenmesine neden olur, olumlu olunca ilgi artar, olumsuz olunca ilgisizlik artar.

Güçlü bilgi ne demektir?

Etkili, aktif ve sık kullanılan, canlı olan, inanılan, inanca dönüşmüş, duygular üreten, bedende kimyasal tepkimelere neden olan, mutlaka sonuçlara neden olan bilgilere güçlenmiş bilgilerdir. Güçlü bilgiler zaman içinde tekrar edilmelerinden dolayı büyüyerek güçlerine güç katarlar. Taraf olunan, etki altında kalınan ilgilenildiği için, sık tekrar edilen ve gündemde tutulan bilgilerdir.

Ne kadar çok olumlu büyütülürse o kadar çok ilgilenilmesine ve uzantısında tekrarın yapılmasına neden olunur. Ne kadar çok olumsuz büyütülürse o kadar ilgisiz kalınmasına ve uzak durulmasına neden olunur. Olumlu düşünmek, ilgi göstermektir, ilgi göstermek canlı tutarak büyütmek demektir, olumlu büyütmek demek ona can vererek, ondan beslenerek onun varlığınla, varlığının sürdürdüğüne inanmak demektir. Olumsuz büyütmek demek onu bir diktatör, kötü adam, bir düşman, bir ejderha gibi büyümesini sağlayarak aşılamaz sınırları olan büyük bir duvara dönüştürmek demektir.

Olumlu güçlenmek

Olumlu güçlendiğinde; ona biat edilir ve bağımlı olunur, onun taraftarı ve savunucusu olunur, fayda ve kazanç sağladığını, onun olumlu güçleri ve etkisi olduğuna inanılır. Onun her koşulda doğru olup destek verdiğini ve ondan gelen zararları ondan gelmediğini ret edilir ya da farkında olunmaz. Onun varlığını kayıp etmekten korkulur, onun esiri olunur, ona kendinden daha fazla inanılır, onu büyütür ve kendini küçültürsün, onu kendinden daha güçlü ve büyük görerek ondan gelecek umut ya da beklentilere tamah edilir.

Olumsuz güçlenmek

Olumsuz büyüterek güçlendirmek; engelin ondan kaynaklandığına inanılır, olumsuz olduğunu, aşmanın mümkün olmadığına, kötü ama güçlü olduğunu, mutlak etkisi olduğunu, zarar ve hasar vereceğine, acı verdiğini, zorluk çıkarttığını, enerjiyi tükettiğini, olumsuz güçleri ve etkisi olduğuna inanılır. Üzüntü verir, öfke ve nefret duyulur ama ondan da korkulur. Korkulara neden olur, acı verir, zorlanılır, sınırların ve sınırlamaların ondan dolayı olduğuna inanılır, ondan uzak durulur, ondan kaçılır, onunla karşılaşılınca tedirgin olunur, panik yapılır, çaresizlikler artar, endişe ve kaygı oluşur.

Sigara içenler sigarayı büyütürler, alkolik olanlar alkolü büyütürler, uyuşturucu içinler uyuşturucuyu büyütürler, aynı gıdaları tüketenler o gıdayı büyütürler, acı çekenler acıyı, fazla miktarda tüketenler beslenme ve öğünü olumlu büyütürler. Fazla kilo olanlar, hareketsizliği olumlu, hareketi ve egzersizi olumsuz büyütürler.

Olumsuz taraf ne kadar çok olumsuz olarak anlatılırsa, olumlu tarafta olan enerjilerin istem dışı güçlendirilmiş olunur. Olumlu taraf ne kadar olumlu olarak anlatılırsa, olumsuz taraftaki enerjilerde istem dışı olumsuz olarak güçlendirilmiş olunur.

Gıdaları olumlu ya da olumsuz olarak değerlendirmek

Bir gıdanın olumsuz taraflarını telkin etmek, başka bir gıdanın da olumlu taraflarının güçlenilmesine telkin etmek demektir. Ya da olumlu anlatıldığında da, diğer gıdaların olumsuz tarafları güçlenmiş olur. O yüzden gıdaların olumsuz taraflarından ziyade, genel olarak yüzleşerek nötrlemek daha doğru olur. Hareket ve egzersizlerin olumsuz tarafları anlatıldığında zorluk derecesi büyür ve uzak durulması artar ama aynı zamanda da hareketsizliğin olumlu tarafları da istem dışı güçlendirilmiş olunur.

Oysaki gıdalar ve beslenmek sıradan bir şeydir. Beslenmek, cesetlerin yenilme eylemidir. Abartılacak ya da büyütülecek bir durumu yoktur. Beden için beslenilir, gıdaları sen yersin o seni yemez, onun kafası çalışmaz, o seni seçemez, güç sendedir, onda bir güç ve zekâ yoktur, gıdalar ölü cesetlerdir.

Beslenme bir ekonomik getirisinin olması, bu alanda gelir elde eden birçok kişi ve kurumun oluşmasına neden olmuştur. Gıda üreticileri, reklamcılar, diyetisyen vs… saymakla bitmez. Gıda ve beslenme konusunda, ilginin oluşmasına, güçlenmesi ve büyümesine etki eden çok fazla miktarda arzların olmasıdır. Buda kişinin kafasında beslenme bilgilerinin güçlenmesine ve büyümesine neden olur. Tüketicilere gıdaları daha çok satmak için övmeleri, olumlu ve olumsuz taraflarından bahsetmeleri, gıdaların gücünün artmasına neden olur.

“Bal girmeyen eve doktor girer”

“Bal girmeyen eve doktor girer” oysaki bal arının dışkılamasıdır. Arının dışkısı, bir insanın varlığından nasıl daha güçlü ve etkili olabilir ki? “Süt kemiklere iyi gelir” sağlığa ve var olmaya neden olan bir sihir gibi. Yetişkin olup da süt içen doğada bir hayvan yoktur, süt memeli hayvanların hamile kaldığında yavruları için yaradılışın hediyesi olan bir besindir, yetişkinlerin kemikleri için değildir. Gıdaların olumlu övülmesine gerek yoktur, bu durum kişinin o gıdayı daha fazla tüketmesine neden olur. Süt ve bal sağlık mesajı içerdiğinde, diğer olumsuz gıdalarında hastalık mesajı içerdiği bilgisi istem dışı güçlendirilmiş olunur.

“Gel biraz otur çok hareket ettin yorulmuşsundur, hareketliliğinden dolayı üşütüp hastalandın, bu kadar hareket edersen enerjin kalmaz, çok hareket ediyorsun tabii ki yorgun düşersin, çok çalıştığın için erkenden yaşlandın, bu hareketle herkes sakatlanır” gibi her türlü hareketi kötüleyen ve olumsuzlaştıran mesajlar hareketin zarar veren bir öcü gibi algılamasına ve aynı zamanda istem dışı hareketsizliğin övülmesini güçlendirir.

Bilincinde ürettiğin soyut duvar

Yıllar içinde kafanda kiloları, gıdaları, beslenmeyi, öğünleri, hareketsizliği, hareketi ve egzersizi büyütmüşsün. Onları büyütürken, dolayısıyla kendini de istem dışı küçültmene neden olmuşsun. Onların büyüklüğü senin önünde kocaman bir duvar olmuş ve kendinde o kadar duvarı aşamayacak küçüklüğe dönüştürmüşsün. Oysaki o duvar bilincinde ürettiğin soyut bir duvardır, gerçekte olmayan ama senin dünyanda gerçek gibi algıladığın sana ait sanal bir engeldir.

Hareketi, egzersizi, kiloları kafanda olumsuz yönde büyütmüşsün, seni korkutan ve engelleyen bir düşman ejderha gibi. Beslenmeyi, hareketsizliği, öğünleri, gıdaları o kadar olumlu büyütmüşsün ki, en sevdiğin annen ve baban gibi. Birinden korkuyor ve geri duruyorsun, diğerini seviyor ve onların sınırlarının dışına çıkamıyorsun. Ne düşmanını yenebiliyorsun, ne de ebeveynlerini sendeki olan kontrolünden kurtulup, kendin olamıyor ve özgürleşemiyorsun. Çünkü kendinde onları aşacak gücü bulamıyorsun, onlara kendini olumlu ve olumsuz bağımlı yapmış ve onları bilincinde büyütmüşsün.

İki büyük güç!

Hayatında iki tane büyük güç vardır, birincisi Yaradan’dır. İkincisi de, Yaradan’ın yaratığı sensin. Sihir ve gücü başka yerde arama. Yaradan her şeyin sahibi olan yaratıcıdır, sen de onun yaratıklarından sadece üretensindir. O yüzden başka bir şeyi gözünde büyütmene gerek yoktur. Büyüteceksen her şeyin sahibi olan Yaradan’ı ve onun yarattığı seni büyüt. Kendini büyütmek narsistik, egoistlik ya da bencilik değildir. Kendini büyütmek özgüvendir, öz-izimdir, yardana ve yaradılışından ötürü şükür etmektir.

2 Şükran 1 Sevgi…

Yazan: Deniz EGECE